Evet başlığa seçilen sözcük, bilinçli bir tercihtir.
Ebevenden mülhem.
Ebeveyn...
Anne ya da baba...
ya da her ikisi birden...
Ailenin liderleri yani...
aileyi yöneten...
çekip çeviren...
çocukları büyüten...
yetiştiren...
ihtiyaçlarını karşılayan...
ve hayata hazırlayan...
hayatı öğreten...
özellikle “öğreterek” yetiştiren…
***
Çocukların sonsuz hayallerinden ve "sonsuz" isteklerinden "gerçekçi" bir yaşam pratiği çıkarmaktır ebeveynlik...
Her isteğin ve her istenenin olmayacağını, olamayacağını hissettirmektir çocuğa...
Ebeveynlik, yani anne-babalık, "şımaran, doyumsuz çocuk nefsini" olgunlaştırmaktır.
Bazı isteklerin gerçekleşmesi için “beklemeyi” öğretmektir.
beklemeyi…
bekleyebilmeyi…
yani sabrı…
sabretmeyi...
sabredebilmeyi…
Beklemek, bekleyebilmek, sabretmek ve dahi sabretmeyi bilebilmek, olgunlaşmanın olmazsa olmazı.
kemâle ermenin erdirici aşamaları...
***
Evlerin yeni liderleri çocuklar artık!
Aileleri ebeveynler yönetmiyor!
yani anne-babalar...
çocuklar yönetiyor artık!..
"Bebeveynler!..”
Artık emri bebeveynler veriyor.
Her istedikleri "emir" addediliyor adeta.
ve "derhal" temin ediliyor.
***
Çocuk daha bir şeyin yokluğunu çekmeden, yokluğunu hissetmeden, “yok” olanın yokluğunu fark etmeden, fark edemeden alıveriyor yeni nesil anne-babalar...
Daha ilkokul ikinci sınıf öğrencisi elinde tabletle geliyor sınıfa!..
ya da cep telefonuyla!..
daha yedi-sekiz yaşlarında!..
Hangi ihtiyaç nedeniyle peki?
İhtiyaçtan değil elbet... çocuğuna “yokluk” yaşatmama adına…
Çocuk istediği için ya da.
Evde bilgisayar varken, çocuk istedi diye yanına bir de tablet...
promosyon olarak!..
sadece çocuk istedi diye!..
Beş yaşındaki çocuğa tablet alan çok anne-baba gördüm.
Hem de bunu gururlanarak söyleyenleri.
Çocuklar, şımarık krallara dönüştürülüyor.
***
“Yok” nedir bilmiyor yeni nesil çocuklar.
Yok nedir!
ya da yoksunluk…
dolayısıyla da yoksulluk.
***
Yoksunluğunu bilmeyen, kibrin de sahibi olur.
İnsanı olgunlaştıran, kibirden uzaklaştıran, tevazu sahibi yapan yoksunluğunu bilmesidir oysa.